Pazarlamacılarla empati kurmak demek, bir nevi kendimizden bahsetmek anlamına geliyor. Yıllarca yaşadığımız tecrübeleri kelimelere dökerek sizin de pazarlamacıları daha yakından tanımanızı istiyoruz.
Nasıl Pazarlamacı Olunur?
Dünya geçmiş 20 yıla göre çok değişti. Bir konuda uzmanlaşmak için diploma almak teknolojinin henüz gelişmediği zamanlarda tek çare gibi görünüyordu. İnternetin ve sosyal mecraların hızlı gelişimiyle uzmanlık, bir konuya harcanan vasıflı zaman karşılığını bulmaya başladı.
Pazarlamacı olmak için iki farklı başlangıç çizgisi seçilebilir.
İş ilanlarından alıntı yapmak gerekirse; Üniversitenin ilgili bölümlerinde okuyup, pazarlama disiplinlerini öğrenerek ve bu bölümlerden diploma alarak pazarlamacı olabilirsiniz.
Diğer seçenek ise; Üniversite okumak yerine dijital eğitim programlarına kayıt olup, pazarlama dünyasındaki gelişmeleri takip ederek profesyonel kariyerinize yatırım yapabilirsiniz. Fırsat bulduğunuz noktada bir ajans bünyesinde pazarlama deneyimi yaşayarak bu sektöre adım atabilirsiniz.
Daha Yetenekli Bir Pazarlamacı Olmak
İster diplomalı, ister alaylı bir pazarlama profesyoneli olun daha yetenekli bir pazarlamacı olmak için her zaman güncel kaynaklardan yararlanıyor olmak gerekiyor. Diğer sektörlere kıyasla pazarlamada nitelikli bilgi bulmak çok daha kolaydır. Çünkü pazarlamacılar içerik pazarlamasının en çok farkında olan profesyonellerdir. How-to’larının paylaştıkça marka bilinirliklerini arttıracaklarını öngörerek içerik üretirler. Pazardan beslenmek için tek yapmanız gereken içerik üreten pazarlamacıları takip etmek ve paylaşılan içerikleri tüketmek.
Tecrübelere açık olmak ve yeni sektörlerdeki projelerde görev almak pazarlamacıları en hızlı geliştiren yöntem olduğuna inanıyoruz. Pazarlamacıların işi; markaların dününü, bugününü ve yarın hakkında planlarını öğrendikten sonra bu bilgileri satış ve iletişim stratejilerine dönüştürmektir. Pazarlamacılar olarak, sektörleri tanıdıkça hikayeleri anlama hızımız artar. Hızımız arttıkça birlikte çalıştığımız markaların rakiplerinin önüne geçme potansiyellerini yükselten kişiler oluruz. Bize güvenin, tanıştığımız tüm pazarlamacılar benzer içgüdülere sahipler.
Pazarlamacıların Profesyonel Problemleri
Burada herkesin sorunlardan bahsediyor olacağız. Pazarlamacıların da sorunlarına yakından tanıklık edenler olarak, profesyonel meslektaşlarımınızın sorunlarını kısa kısa sıralamak isteriz:
Esnek Çalışma Saatleri
Özel sektördeki birçok çalışan gibi pazarlamacılar da esnek çalışma saatlerinden dolayı zorluk yaşıyorlar. Esnek çalışma saati ilk başta kulağa cazip geliyor. İyi planlanmış bir düzende çok verimli sonuçlar ortaya çıkıyor. Fakat bir ajansta ya da şirket bünyesinde çalışan pazarlamacılar için senaryo aralıksız strateji oluşturma ve operasyonları uygulama şekline bürünüyor. İyi planlanmış bir düzende çalışamıyor olmalarının sebebi de bizi sonraki maddeye götürüyor…
Stratejist Olmak Yerine Uygulayıcı Olmak
Şirketler açısında durumu değerlendirelim: Elinizde trendleri takip eden, teknolojik gelişmelerden haberdar, marka büyütme disiplini olan uzmanlar var. Bu uzmanlar verileri değerlendirdikten sonra pazarlama stratejileri oluşturma becerisine sahipler. Şirketler, strateji üretme sorumluluğunu pazarlamacılara devretmek yerine, kendi stratejilerini uygulayacak kişilere görev veriyorlar.
Departmanlar Arası İletişim Kopukluğu
Pazarlama çalışmalarını en çok besleyen kavram iletişimdir. Bizler iletişim kurmadan ortaya uygulanabilir planlar çıkaramayız. Sektörde geride bıraktığımız yıllarda gözlemlediğimiz en keskin çizgi bu olabilir. En yetenekli ve kıvrak zekalı olanlarımız bile iletişim kurabileceği kişiler olmadığında, stratejilerini bir temele oturtamıyorlar. Pazarlama, şirket bünyesinde ya da dışarıdan alınan bir hizmet olarak bir departmandır. Departmanlar arası iletişim kalitesi düşük olduğunda, bu sorundan en çok zarar görenler pazarlamacılar oluyor. Çünkü sürdürülebilir iletişim olduğu ortamlardan en büyük gelişmeleri de pazarlamacılar ortaya çıkarıyor.
Daha birçok profesyonel sorun var, biliyorum. Ama biraz da sizin yorumlarınızı katmanızı istiyorum. Empati kurmanın temelinde karşılıklı fikir alışverişi yatıyor. İletişim tek taraflı olduğunda, biz amaçlarımıza ulaşamayız.
Pazarlamacıların Sosyal Problemleri
Profesyonel sorunlar olduğu gibi sosyal sorunlar da meslektaşlarımızı etkiliyor. Sorunların bir kısmı pozisyonun isminden gelirken, bazıları da yaşam şeklinden dolayı ortaya çıkıyor.
Pazarlamacı Yalancıdır
Bizler yalancı değiliz 🙂 Pazarlama, insanların boşluğundan yararlanıp, yalanlarla aklını çelmek olarak algılanıyor. Elbette bazı pazarlamacılar düpedüz yalanlarla potansiyel müşterileri kandırma yolunu kullanıyorlar. Fakat bu pozisyonun getirisi değildir, kişinin ahlaki tercihidir. Kişilerin seçtikleri yolları tüm kitleye yormak, ortaya koyduğumuz enerjiye haksızlıktır. Bizim asıl yaptığımız şey; markaların iyi yönlerini, müşteriye ulaştırdıkları kaliteyi ve gelişim yollarını öğrenip, tüm senaryoyu anladıktan sonra hedef kitlenin hızlı bir şekilde algılayacağı stratejilerle paylaşmaktır.
Her Yerde Marka Görürler
Evet, bu bir pazarlamacı hastalığıdır. Bir kere başladı mı, geri dönüşü yok. Başımızı nereye çevirsek markalar görürüz. Çünkü gerçek anlamda markalar her yerde. Bu yoldan direkt geçmiş biri olarak söylüyorum; bilincinizi iyi eğitmezseniz, aralıksız markalar gören ve her birini değerlendiren kişiler olacaksınız 🙂
Pazarlamacıların Hayalleri
Herkesin kendi hayalleri vardır elbet. Ama tüm pazarlamacıların bir tane ortak hayali vardır:
Büyük bir kitle tarafından bilinen en az bir markaya çalışmak.